Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | rötar yapmak | be delayed f. | ||
The train was delayed, so I could not arrive there on time. Tren rötar yaptı, bu yüzden oraya zamanında varamadım. More Sentences |
||||
Military | ||||
Askeri | rötar yapmak | hang f. |